15 Nisan 2018 Pazar

Hayvan Hakları

Uzun bir aradan sonra herkese tekrar merhaba. Uzun zaman diyorum; çünkü hayatın yoğun karmaşasında işten eve ve evden işe giderken blog yazmayalı çok olmuş. Yeni iş yerinde yaşadığım yoğunluk sanırım istemeden ara vermeme sebep oldu. Madem bu kadar ara verdim, dönüşümün muhteşem olması ve kendimi affettirebilmek için konuyu herkesin hassas davrandığını düşündüğüm hayvan dostlarımızın hakları ile ilgili yazı yazarak başlayayım.


Dünyada yaşam oldukça yaşlı. O kadar yaşlı ki; ne kadar yaşlı olduğunu araştırmaya devam eden ve bu uğurda yaşlanan bilim insanlarını bir kez daha saygı ile anmak lazım. Onca geçen milyar yılın ardından insanoğlunda hala değişmeyen bir düşünce varsa, gezegenimizin sadece insanlara ait olduğu düşüncesidir. Cümleyi ilk okuduğunuzda 'ne alakası var' dediğinizi duyar gibiyim. Ama maalesef bu durum hep böyle oldu ve kanımca olmaya da devam edecek. Üzgünüm.


Dünyamızda bir yaşam var ve bu yaşamda nefes alan tek canlı insanlar değil. Muhteşem eğitim sistemimizde bunu öğrettiklerini veya öğretmeyi başarabildiklerini pek sanmıyorum. Hayvan hakları konusunda bir çok ülke geçer not alırken, yine sınıfta kalan ülkelerin başında Türkiye geliyor. Yürürlükte olan kanunlar yeterli olmadığı gibi, iyileştirilmesi adına da bir faaliyet düzenlenmiyor. Ama ülkede daha önemli konular var! Hak vermek lazım! 

Hayvan haklarının tanımı kısaca, hayvanların insani muamele görme hakkıdır. Eğlence için avlanma, kozmetik ürünler için katledilme ve hayvancılık sektörü için  uygunsuz yerlerde yetiştirilmesi hayvan hakkı ihlalleri arasındadır. Ülkemizde ise hayvanların başını kedi ve köpekler çekiyor. :)


Size madde madde ülkemiz hayvan hakları kanunu yazayım. Soru ve cevap olarak başlayayım.

Soru:Sokakta bakımını üstlendiğiniz hayvanlara, biri zarar verirse yaptırım nedir?

Cevap: Yaptırımı yok! Evet yanlış okumadınız yaptırımı yok. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu‘na göre; hayvanların ölümüne, yaralanmasına, kalıcı olarak beden bütünlüğünün bozulmasına ruh sağlığının bozulmasına neden olan kişi para cezası ile cezalandırılır. Türkiye’de hayvanlara zarar vermek kabahatler kanununa giriyor. Bu kanun hayvanları korumuyor.

Soru: Pet shop satışı Türkiye'de yasal mı?

Cevap: Kanuna göre; satılırken hayvanların sağlık durumlarının iyi ve barındıkları yerin temiz olması zorunluluğu var. Buz dağının görünen yüzü böyle, birde görünmeyen kısmı var. Bu pet shopları denetleyen bir kurum olmadığı için, tabi ki hayvanlar sağlıklı olmuyor. Temiz olmayan ortamlarda kalıyorlar. Bana göre en saçma kısmı ise, böyle bir kanun olması. Satılık eşya değil bu hayvanlar.

Soru: Hayvanları sevmeyen kapı komşularımız var ve sürekli belediyeyi aramaktan bahsediyorlar. Tehtidin hasası :) Peki kanunumuz ne diyor?

Cevap:  Kendini bile sevmeyen sevgili komşu sen şikayetini et. Etmen bir şeyi değiştirmez ve hatta işimize dahi yarar. Kanuna göre güçten düşmüş, bakıma muhtaç her canlıyı belediye olduğu yerden alıp, tedavi ettirmekle mesuldür. Tedavi sonrası ise tekrar aldığı yere bırakma zorunluluğu var.

Soru: Her ilde Hayvanları Koruma Kurulu bulunmaktadır. Peki bu kurulun görevleri nelerdir?

Cevap: 5199 sayılı kanunun 16.maddesine göre; Hayvanları Koruma Kurulu’nun görevleri; sorunları belirleyip onlara dair 10 veya 15 yıllık çözüm projeleri üretmek ve uygulanmalarını sağlamak, ilde kurulacak hayvan bakım evlerini desteklemek, hayvan sevgisi, korunması ve yaşatılması için faaliyetler düzenlemek görevlerinden bazılarıdır.

Soru:Sokak Hayvanlarının Su ve Yemek Kaplarını Atan, Zarar Veren Kişiler Hakkında Yasal Olarak Ne Yapabiliriz? Nereye Başvurabiliriz?

Cevap: Bölgede bir yerel hayvan koruma görevlisi varsa ona sorunu bildirebilirsiniz.Kimlik kartı bulunan görevliler olayı öğrenmek için herkesle konuşabilir. Belediyenin Veteriner İşleri Müdürlüğü’ne başvurmak da seçenekler arasındadır.

Hayvanlara eziyetle ilgili yeni bir torba yasa meclisten geçti. Bu yasa ile birlikte ciddi hapis cezaları gündemde, ama nedense ben hala bu yasanın uygulanacağı konusunda tereddütler yaşıyorum. Umarım yanılan ben olurum ve bu düşüncemden dolayı utanırım. 

Herkes aynı kişilikte değildir, ancak kişiliğimiz ne olursa olsun, birinci sıraya vicdanımızı getirmemiz gerektiğine inananlardanım. Vicdan bizi insan yapacak en önemli meziyettir. Tekrar görüşmek üzere. Hoşçakalın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder